22 Ağustos'ta gerçekleştirilen kabine toplantısının ardından Başbakan Kişida Fumio, Fukuşima'dan elen radyoaktif kanalizasyonun okyanusa salınmasının 24 Ağustos'ta başlayacağını duyurdu. Karar, bölgedeki balıkçıların ve aynı zamanda çevre aktivistlerinin dışında başta Çin ve diğer komşu ülkelerdeki tepkilere yol açtı. Japonya, denize bırakılan radyoaktif atıkların, sudaki radyoaktif madde miktarının insan sağlığına veya çevreye zararlı sayılabilecek miktarın 1/40'ından az olacak şekilde temiz suyla seyreltildiğini iddia ederek eleştirilere karşı çıktı. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı, tesisi inceledikten sonra 4 Temmuz'da yayınladığı bir raporda, Japonya'nın atık su tahliye planlarının güvenlik standartlarını karşıladığını söyledi. Mart 2011'de gerçekleşen 9 şiddetindeki depremin neden olduğu tsunami, Fukuşima Dai-içi Nükleer Santrali'ndeki dört reaktörden üçüne zarar vermiş, santralin çevresi radyoaktif serpintilerden dolayı da "tahliye bölgesi" olarak ilan edilmişti.
